Aslında hepimiz birer fabrikatörüz. Fikir üretim fabrikasına sahibiz. Yani bir beyine..
Doğru yerde, doğru fikirler üreterek kazanç sağlarız. Nasıl ki basket salonunda pinpon topu satmak elimize bir şey geçirmezse yanlış yerlerde yanlış adımlar atmak sadece ayakkabılarımızı eskitir.
Bir amca bana şunu anlattı: “Benim bir lokantam var yanımda da bir çiçekçi arkadaş. Arkadaşım çiçeklerin yanında istersem şemsiye satabileceğimi söyledi. Ben de aynı gün Eminönü’ne gidip tanesi 16 liradan 10 tane şemsiye aldım. Metroda otururken elimdeki şemsiyeleri gören 2 hanım, ‘şemsiyeleri satıyor musunuz’ dediler, ‘evet’ dedim, ‘ne kadar’ dediler ‘tanesi 25 lira’ dedim. 2 tane aldılar. Metrodan çıkmadan 2 tane daha sattım. Dışarıda yağmur olduğu için daha çiçekçinin önüne koymamın üzerinden 1 saat geçmeden hepsini sattım” dedi.
Güneşli havada satılmayan şemsiyeler yağmurda 1 saat içinde satılmıştı. Yağmurluk eklenerek başka bir kazanç daha olabilir. Yağmur yağmayan yaz aylarındaysa plajda mısır satılabilir. Yani doğru zamanda doğru hamleyi yapan para kazanır. Beynimiz vardiyalı değil tüm zamanlı bir fabrika.
(Cemile C.)